Kirazdere - Serindere Kanyonu (Hiking ve Keşif) 11.12.2016


Minik ekipmanlar
Başlangıç:
Yolculuğumuza Gebzeden başlayacak şekilde, Sn. Zühal ŞENER yönetiminde ve Sn. Aziz VANÇİN rehberliğinde program hazırladık. İlk olarak Sağlık ve Tıbbi yardım malzemeleri tedarik edildi ve ardından Kahvaltı, Kahvaltı için en pratik olması ve güvenilir olabilmesi hedef görülerek araştırmalar yapıldı ve Boşnak Börekçisinin çeşitliliği değerlendirilerek kahvaltılık çeşit çeşit poğaçalar ve meyve suları sipariş verildi.

Ulaşım aracımız
Ulaşım:
Ulaşımda aklımıza güvenli ve garantili bir  transfer gerçekleşmesi gerektiğini ön planda tutarak, şehiriçi dahi olsa hayatımızı riske atmamamız gerektiğini hiç bir zaman göz ardı etmemeliydik.
Şehiriçi ulaşımı Sabitledik ve tüm yetkileri gözden geçirerek Sn Sidar YILDIZ'ı ve aracı Mercedes Sprinter ile uzun vadeli sözleşmemizi yaptık. Ulaşımın konforlu, güvenli ve garantili olması bizler için çok önemli bir unsur. Konfor ve garanti her ne kadar taşıtın kendi olsada, sürücünün vereceği güven bence en önemlisidir. bu nedenle Sn. Sidar bey ve aracının amacımıza vereceği hizmet adına kefil olması gerekirse bizler kefil olmaktan tereddüt etmeyeceğiz.


Başlangıç Grup fotoğrafı

Etkinlik:
İlk gezimiz olan Kirazdere - Serindere kanyonu Keşif ve Hiking ile start vermenin keyfini anlatmaya çalışacağız. Yolculuğumuza Gebze - Yuvacık istikameti ile ulaşım aracımızla Gebze Center Köprüsünden başladık ve Yuvacık barajı yürüyüş parkuru (Camidüzü) girişinde kontağı kapattık.
Yuvacık barajı Kurumuş hali

Kahvaltı için göl manzarası sözü vermemize rağmen bize değişik bir görüntü rastladı. Göl inanılmaz bir hızla kurumuş ve gölün altında kalmış köprü manzarası bizi kahvaltımızda karşıladı. Şahsen bu köprüyü ilk defa görmüştüm, her nekadar araştırıp bulmak istesemde, bu cevaba kolay ulaşamayacağımı anladım. Araştırmalara ara ara devam ederek köprünün hangi tarih ve kişiye ait olduğunu ne amaçla yapıldığını bulmam gerektiğine inanıyorum.

Camidüzü parkuru
Öncelikle bilinmesini isteriz ki, Çok zorlu bir keşif yürüşüne dahil olduk fakat ilk olarak Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından oluşturulan Camidüzü parkurunda rahat bir şekilde 5km Doğa yürüyüşü önümüze serildi.

Bu kolay parkurun bitimine istinaden kendimizi Samanlıdağların eşsiz güzelliğine bıraktık ve keçi patikalarıyla yolumuzu bulmaya çalıştık ki sonunda en sevdiğimiz bölüme geldik, "Kaybolmak".
Çıkmaz yol
Evet gerçekten 3 km sonunda büyük bir çıkmaza girdik, Dikenli sarmaşıklar, Sığ bitkiler arasında kaldık fakat keşif olmasına istinaden yolu bulmaya çalışmaktan başka heyecanımız yoktu.
İlerleyebilmek için bulduğumuz küçük kurumuş su yatağının içine çökerek kanyon içerisine inmeyi hedeflemekten başka yol olabileceğini düşümedik ve su yatağını takip ederek aşağıya doğru kanyonun merkezine dik bir iniş gerçekleştirdik.
Ve karşımızda gürül gürül coşkuyla akan buz gibi suyuyla Serindere Kanyonu beliri verdi. 
Serindere kanyonu yukardan bakış
Aşağıdaki görsel Manzaranın verdiği mutluluğu bir nebze olsa size yansıtabiliyor mu?
Serindere kanyon manzaralı Grup fotoğrafı

Mola:
Kanyonun merkezine doğru ilerleyerek, artık kendimize kısa süreli bir konaklama yeri bulmamız gerektiğini gruldayan karınlarımızın sinyalleriyle anlamış olmalıydık ki, aşağı doğru iniş hızımızın bir dağ keçisine eşit olduğunu itiraf edebilirim.
Karşıya geçiş çabaları
Mola yerine ulaşım yine aynı kurumuş su yatağında çalıların ve dalların arasında çökerek ilerlememizle derenin tam kenarına inerek belirledik fakat önceliği keşif içerisinde olduğumuzu unutmayıp ve gideceğimiz yerin derenin karşı tarafında olduğunu hesaba katarak karşıya geçmenin ıslanmadan bir yolunu bulmaya çalıştık ama nafile karşıya geçmek deveye hendek atlatmak kadar zordu. O anlık "Artık ateş yakıp yemek yemeliyiz" kararına varıp, çalı çırpı ve kömürümüzle ateş yakmaya odaklandık.

Sucuk ekmek
Biraz sonra ateş yanmış ve sucuklar, sivri biberler ateşe dizilmiş bir şekilde gruldayan karınlarımız eşliğinde küçük yol bulma planları yaparak molanın en güzel yeri karın doyurma faslına geldik. Sucuk ekmek, bilindiği üzere muhteşem bir kombin, fakat buna, Dere, Kanyon, Orman gibi eşsiz Doğa manzaraları eklenince bu kombinin iştahı kesilmez bir hal alıyor. İtiraf etmeliyiz ki, yürüdüğümüz 8 km de harcanan kalori 20cm ekmeğin içinde 2ye katlanıyor bunu biliyoruz ama vücudun besin ihtiyacı bu gibi durumlarda asla geri planda tutulmamalı yada atlanmamalıdır.
İşte şimdisıra keyiflerin keyfi, Sarayların, villaların, misafirliklerin 40yıllarını paha biçtiği en güzel lezzete geldi. 
Közde Türk Kahvesi
"Türk kahvesi"
İnci gibi dizilmiş fincanlar, Kor gibi yanan kömürlerin, Parlayan cezvelerin, insanlarla paylaşacağı bu Mükemmel keyif lezzeti Közde Türk Kahvesi ile yemek sonrası keyfi anlatmaya gerek olduğunu düşünmedik bile. Cünkü eminiz ki siz bu lezzeti tadalı çok olmuş ve hayranlıklarınız damağınıza kazmış bile. Peki ya doğada bunu kendi ellerinizle hiç yaptınız mı?
Yapmadıysanız Marmara Hiking olarak yapmanızı tavsiye eder, hatta Marmara Hiking ile yapmanıza ısrar ve davetle tavsiye ederiz, çünkü biz bunu yapmaktan mutluluk duyuyor ve içine kendi mutluluklarımızı da katarak ikram ediyoruz.

kıyı yürüyüşü
Maceranın sonu:
1,5 saatlik molanın ardından yola koyulma zamanı geldi ve geçiyordu. Dere kenarında ilerlemeye başladık var derenin daraldığı bir yer bulup karşıya geçmemiz gerekiyordı, ilerlerken yer yer eğimli, yer yer kaygan kayalıklar karşılaşarak zor anlar yaşasakta durmak bilmeyecektik çünkü 1 saat sonra hava kararacaktı ve biz gideceğimiz yere ulaşakmak için kullanacağımız yolu bilmiyorduk.  
Su geçişi
Karşılaştığımız tüm engelleri aşmaya çalışmamıza rağmen artık dönüşü olmayan bir tıkanıklığa ulaştık, ilerleyemiyor, geri dösekte çözüm olmayacağını biliyorduk.
Sağımızda dize kadar boyu ile güçlü bir şekilde akan Serindere, solumuzda yol vermeyen dik kayalıklar artık bizi tıkamıştı. Yürüyüşçülerimizden bir arkadaşımız kayalıklardan geçmek için yol bulmaya çalışırken Doğaananın acımasız kollarına yenik düştü ve tutunduğu dalın aslında dallığı bırakalı çok olduğunu anlamayarak Serindere'nin adı gibi serin suyuna ansızın iniş yaptı. Kendisi artık Doğayla bir bütün haline gelerek bizede ilham vermiş oldu ve bizlerde sonunda Serinderenin Aralık ayındaki soğuk suyunun şok edici etkisine şahit olduk.
Hiking adı altında yapmış olduğumuz " Günü birlik Doğa yürüyüşü" Mecburi Dere geçişi ile artık dik ve yorucu bir tepe tırmanışına dönüşmüştü. Hiç kimse pes etmemiş fakat yorgunluk belirtileri ve ıslaklığın oluşturduğu ağırlığın verdiği rahatsızlığı fark edebiliyorduk.
Dikili kaya x20 zoom
Dikili kaya orjinal uzaklık
Tepeyi tırmanırken ayrı bir ilginçliğe rastladık ve merak etmedik değil, Evet bir kayanın üzerinde dikili bir kaya duruyordu, çok orantısız gibi görünüyor ve ittirsen düşecek gibi durmasına rağmen eminim ki çook uzun yıllardır orda öylece duruyordur. Anlam katamadığım bir denge vardı ve görmeyi çok istiyordum, fakat 15 dakika kadar bir zamanımız kalmıştı havanın kararmasına ve kaya bizden çook çok uzaktaydı. Hızlıca Serindere köyüne varmamız gerekiyor lakin bu yürüyüş köye varmamıza yetmeyecek uzaklıktaydı. Bir kaç arkadaşımız yaban hayvanlarının seslerini duyduklarını dahi dile getirmeleri üzerine konumumuzu belirliyerek, sevgili Ulaşım sorumlumuz Sn. Sidar bey'i arayarak en yakın patikada buluşma organize ettik ve yürüyüşümüzü Hava kararmasına bir kaç dakika kala Sn. Sidar bey'in bizi konumumuzdan bulmasıyla sona erdirdik.
Zorlu ve nefes kesen bir parkurun 13 kaşif olarak ilk 5kmsi patika, geri kalan 8 kmsi keşif  olan hiking'in mutlu son fotoğrafı olarak bilinmesini isterim.
11.12.2016 Kirazdere (Yuvacık barajı) - Serindere Kanyonu Keşif Yürüyüşü
13 Kaşif ve Mutlu son